Çukurova Üniversitesinde arkadaşlarım benim için otuz yıl önce şu dörtlüğü yazmışlardı:
Onun tamtamları vardı, tam tam dedikçe korkardı
Karikatürleri vardı, onlarla oynardı
Hoş sözleri, güzel esprileri vardı
Mürüvvet, derslerinden söz etmeye hiç gerek kalmadı.
Tam tam sesleri kulaklarımdan eksik olmadı, belki içimdeki bir yabancılaşma belki bilemediğim başka güdüler....yıllar öncesinden ders notlarımın kıyısındaki bu karalamaya, atölyemde yedi yıl önce yaptığım yağlıboyayı ekliyorum.
Yirmidört nisan ikibinon, onlarla otuz yıl aradan sonra ilk kez buluşacak olmanın heyecanı içindeyim. Tam tam tam tatam:)